Monday, December 17, 2007

Milli Piyongo Yazarlari Ve Ataturkculuk...

Gazetelerin kose yazarligi bence gazetede en bilgili ve kalemi guclu kisilere verilmesi gereken bir is. Cunku hergun kosesinde halki bir sekilde aydinlatan ve gazeteyi aldiran bir okuyucu kitlesine sahip olan kisilerdir onlar ama bazen dusunuyorum bu adamlar sanirim piyongadon vuruyor bu kose yazarligi isi onlara.

Bu aksam yatmadan Hurriyet gazetesine bir goz atayim derken Ahmet Hakan adli kose yazarinin Fazil Say'a hitaben yazilmis acik mektubu okudum ve keske okumaz olaydim cunku gece gece sinirlerim ayaga kalkti.

Bu tur adamlar en cok satilan Hurriyet gibi gunden gune nerdeyse ucuz magazin dergilerine benzeyen bir gazete'nin kose yazarligi yapip kosesinde boyle 'herseyi ben bilirim' havasiyla ahkam keserse bizler hic ama hic bu gunlere nasil geldik diye dusunmiyelim yada bu kendini bilmez entel libos bozuntusu gibi su gunumuzde elinde gucler bulunan kisilere hakaret etmek amaci ile koylumuzun adini kulanmiyalim!

Bu entel libosumuz kendi yazisi icerisinde kendi savundugu fikirle celiskiye dusmus, nasilmi dusmus. Iste size celiskiye dustugu kisim.

Simdi efenim bu entel libosumuz yazisini bir fikir uzerine kurarak yazmis, buda AKP'lilerin Fazil Sanin gorusune katilmadigini, herkesin kendileri gibi dusunmek zorunda oldugunu savunuyor. Ama kendisinin'de ayni seyi yaptiginin farkinda degil. Oyleki kendisi bir entel libos olarak Turkiyenin gidisatinin iyi olmadigina katiliyor ama Fazil Say'in teshisine katilmayip birde kendi yaptigi teshis dogruymus ve bunuda Fazil Sayin kabul etmeliymis gibi ona yalnis oldugunu soyleyip birde Fazil Say'ana onlara 'islamcilar' deme 'koyluler' de diyor. Yani kisaca AKP'lilerin yaptigi gibi benim dedigimi soyle ve yap. Bu adam Fazil Sayin Anadolu insanina olan saygisini ve sevgisini bilmedigide ap acik ortada.

Bunun gibi gazeteciler ulkemizin en cok satan gazetelerinde kose yazarligi gibi onemli bi konumda yazarlik yapip boyle sacmalarsa ve halkida kose yazisinda bu sekilde kucumserse, senin yuzunden o Arap Kultur Partisi'ne 1 oy daha gider.

Bunun gibi kisiler yuzunden degilmi zaten o parti sempatisini artirip o saf durust insanimizin oylarini topluyor? Senin gibi entel liboslar ortalarda herseyi ben bilirim edasi ile dolasirken o parti sinsice planini en guzel sekilde devam etirip senin gibi liboslari halkimiza ornek gosterip, bunlarla 40 yildir bir yerlere gelemediniz, ilerleyemediniz, bizler size refahi getirecegiz diyerek oylari topladilar.

Bunun gibi adamlar Ataturkcu gecinirken Ataturk'un saygisini ve sevgisini gosterdigi insanimiza 'koylu' kelimesini kulanarak hakaret etmeyi entellik/ilericilik/akililik/bilmislik gorurler.

Bu ulke bu hallere dustuyse bunun gibi geldigi yeri unutan, kucumseyen ve cagdaslastigini sanarken yozlasan okumus cahiller tarafindan geldi.

Ataturk'un 'koylu milletin efendisir' sozunu bazi kendisine rus dusunurlerin ismini takarak internet ortaminda aynen bu entel libos yazar gibi dolasan kisiler Ataturk o sozleri oy amaci ile soyledigini, halkin cogunlugunu yanina almak icin soyledigini soyluyorki Ataturk gibi icten ve durust, halkini seven ve onun icin calisan bir devlet adami cumhuriyet tarihinde daha gelmedi.

O sozlerinin arkasinda olduguna en guzel ispat onun olmeden kisa bir sure once Eskisehir'den gecerken soyledigi su sozlerde goruyoruz:

"Köylü hepimizin velinimetidir. Bu soylu unsurun refahını düşüneceğiz."(20.07.1931, Eskişehir''den geçerken. « Zahire ticaretinde ziyan ettiğini » söyleyen Uluçayırlı Hasan Efendi''ye hitaben söylenmiştir.)

Buda bize gosteriyorki Ataturk zamanimizin politikacilari gibi oy icin yalandan inanmadigi sozleri soylememistir. Bildigi ve inandigi gercekler uzerine konusmus ve onlar icinde calismistir.

Ne yazikki Ataturk'un dusunce/fikirlerini ezbere soylemeyi Ataturkculuk gorup, onun izledigi yoldan ilerlemedigimiz icin bugunku durumlara geldik. Bunun en buyuk sucuda koylumuz'de degil bu yazar gecinen kisi gibi insanlarimizdadir. Yani okumus cahilerimizde.

Ataturkcuyum dige gecinen cok kisinin Ataturk'un yasayis felsefesini takip etmedigini gorursunuz. Ataturk bati'yi takip edelim demis ama kendi kulturumuz ve tarihimizide unutmiyalim demis. Simdi bakiyorsunuz kulturumuz denen olay yok. Ayse Arman kose yazisinda nasil entel libosumuz Ali Birand ile birbirlerine telde 'happy birthday' dedigini yaziyor. Ben onca yil Amerikada yasarim birgun dememisimdir bir turk arkadasima 'happy birthday' ama sanirim buda turkiyemizde farklilik, koylu olmamak hani sehirli olmanin gostergesi =) yani kisacasi sonradan gorme koyluyu asagilayan kendine sehirliyim diyen entel libosluk.

Nerden geldigini unutun insanlar nereye gideceklerini bilmezler. Aynen bizim su an ulkece o konumda oldugumuz gibi ama bir kucuk grup nerden geldiklerini hic unutmadilar ve yollarina sessiz ve derinden devam ettiler ve simdi o kucuk grup halkin sesini olusturuyor hukumetin basinda oturarak.

Ahmet Hakan denen sahis, sen boyle gereksiz yazilarin ile aldigin maasinla Istanbuldaki apartmaninda kicini buyuturken, o asagilamak icin kulandigin sifattaki insanimiz ulkenin her bolgesinde hala yasam savasi veriyor, koylerine okul istiyorlar, cocuklarini bu ulke icin sehit veriyorlar. Suratinda melmelet olmayan karaktersiz libos seni !

Neyse yazimi Ataturk'un turk basini icin demis oldugu bir soz ile bitiriyorum. Bu sozler bize gunumuz medyamizin ne kadar Ataturkun dusuncelerinde ve istedigi hedeften uzak oldugunu gosteriyor. Ataturkculugu gercekten kavriyabilseydik zaten, soyledigi sozleri gercekten anliyabilseydik zaten ne bu Ahmet Hakan gibiler kose yazari olabilirdi nede dikeni olan kisiler Cumhurbaskani. Neyse, iste o sozleri sevgili Ataturkun:

"Basın, milletin müşterek sesidir. Bir milleti aydınlatma ve uyarmada, bir millete muhtaç olduğu fikrî gıdayı vermekte, özet olarak bir milletin mutluluk hedefi olan müşterek istikamette yürümesini teminde başlı başına bir kuvvet, bir okul, bir rehberdir.(1922)

Türkiye basını milletin gerçek ses ve iradesinin doğduğu yer olan cumhuriyetin etrafında çelikten bir kale meydana getirecektir. Bir fikir kalesi, zihniyet kalesi. Basın mensuplarından bunu istemek, cumhuriyetin hakkıdır...(05.02.1924, İzmir''de Gazetecilerle.)"

No comments: