Monday, April 12, 2010

Turk Basini ve Okuyuculari!

Eskiden her gun bir seyler yazmak isterken artik yazacak cok sey olmasina ragmen yazmak gelmiyor icimden. Ama yinede su ufacik koseden dahi olsa bir sekilde kendi sesimi bir kac kisiye dahi bile duyurabildigim icin ve susmak yerine yazmayi tercih ediyorum.

Ulkemizdeki basinin buyuk bir cogunlugu her zaman oldugu gibi hukumetin yandasi olmayi secmis, olmayan kesim ise ayakta kalabilme savasi vermekte. Turkiyemiz de en cok satan gazete olarak gosterilen 'Hurriyet' gazetesini malasef Ertugrul Ozkok ismindeki sahis resmen gazetecilikten cikarip magazin haberciligine soktu. Bana nedense hep 'ozenti' havasi veren bu sahis, sanki en modern dusunen kisi benim, en demokrat benim, en cagdas benim, ben kimseye benzemem tavirlariyla arada ingilizce patlatarak (hani genel yayin yonetmenligi gorevinden alindiktan sonra yaptigi veda konusmasindaki gibi) ya da Fetoscu boyunsuz Ahmet Hakan ile en hacca gidip (en luks otelde kalarak orda) haci olup sonra geldiginde sacma sapan, muslumanlar arasindaki bagin Ataturkculerinkinden daha yogun ve kuvvetli oldugunu zirvalayip arkasindan da 'icki icmeye devam edecem' diye yazan birinin yonetigi Turkiyenin en cok okunan gazetesi ile iste bu gunlere geldik. Halk gercekleri o gazetenin kose yazarlarinin sadece 4/1'den gercekleri okuma firsati buldu. Bunlardan 2'si zaten gazeteyi Ozkok basindayken birakip gitti. Biri Emin Colasan digeri ise Bekir Coskun.

Oktay Eksi ve Yilmaz Ozdil ve 1-2 hala gelisen olaylara her gun sesini cikaran gazeteci disinda gerisi geyik muhabetlerinde.

Halbuki bakiniz rahmetli Ataturk ne demis basin hakkinda:

"Basın, milletin müşterek sesidir. Bir milleti aydınlatma
ve irşatta, bir millete muhtaç olduğu fikrî gıdayı vermekte,
hulâsa bir milletin hedefi saadet olan müşterek bir istikamette
yürümesini teminde, basın başlıbaşına bir kuvvet, bir mektep,
bir rehberdir."

Fakat malesef basin bu gorevi yapmamakta. Sanirim gelismemis ulkelerde sadece en cok okunan gazetenin kose yazarligini yapan kisiler geyik muhabetleri ile okuyucularini memnun etmeye calisir. Cunku bazen bakiyorum bazi kose yazarlari okuyucularinin onlardan eglendirici seyler yazmasini istedigini soyluyor. Nasil bir mantiktir anlamiyorum ben bunu!

Rahmetli Ataturkun biraktigi herseyi yakip/yiktik. Hem de Ataturkcu gecinen Ertugrul Ozkok gibi aydinlarla! Sonra da cikiyoruz yobaz birinin Ataturk'un heykeline saldirmasina kiziyoruz.

Her gun gorursunuz ya geyik muhabetleri, magazin haberleri, cumhuriyete ve Ataturke saldirilan/hakaret edilen yazilar ile baltalarlar.

Yobaz sadece kinini kusmak icin saldirir heykele ama Turk basini ve okuyucusudur aslinda her gun Ataturkun fikirlerini/degerlerini, cumhuriyetimizi baltalayip parcalayan!